Modernize Metotlar

Müzik eğitiminde motivasyon merkez alınarak hazırlanmış “Modernize Metotlar” psikolojik ve pedagojik faktörler göz önünde bulundurularak hazırlanmış alanında Türkiye’deki ilk ve tek eğitim programıdır. Öğrencilerin eğitim süreci boyunca motivasyonlarının olabilecek en üst düzeyde tutulmasını sağlayan metotlar ilk etapta uygulamaya ağırlık vererek müzisyen adayının enstrümanı ile iletişime en kısa sürede geçmesini sağlamakta bu yolla müziği öğrencinin hayatında hobi olarak veya profesyonel olarak kalıcı hale getirmeyi amaçlamaktadır.

Öğrencilerin kendi çaldığından hissettikleri ve kaydedilen gelişmeleri kestirebilmesi, yapılan alıştırmalardan daha önemlidir.

Çalıştığı müzik eserinden sıkıntı duyan öğrencinin o parçayı öğrenmesi, muhtemelen severek çaldığı eseri öğrenmesinden çok daha uzun zaman alacaktır. Öğrencinin ilgisini çeken benzer şarkıları çalmak veya basit dizileri kullanarak doğaçlama yapmayı öğrenmek gibi müziğin çeşitli alanlarında deneyim kazanması, öğrencinin davranışlarında değişiklikler meydana getireceği gibi, çalışmaya motive olmasını da sağlayacaktır.

Dengeli çalışma motivasyonun önemli elementidir.

Ayrıca öğrencinin zorluk çekerek öğrendiği veya çalmakta hala zorlandığı parçadan bir süre uzak kalması onu motive etmesi açısından önemlidir. Çünkü bu durum öğrenciye bir süre sonra aynı parçayı daha temiz ve güzel çalma istek ve olanağı sağlayacaktır.

Öğrencilerimizi alıştırma yapmaya yöneltmek amacıyla üstünde durduğumuz bazı kriterler:

Eser seçimine özen gösterme

Kısa ve uzun dönemli amaçlar geliştirme

Birlikte çalmaya özendirme

Müzik sevgisi geliştirme

Öğrenciyi cesaretlendirme ve bilgilendirme

Çözümleme yapma alışkanlığı kazandırma

Alıştırma çalışmalarını zamanlama

Modernize Metotlar, tam zamanlı kadrolu uzman psikolog ve pedagoglarımızla desteklenen psiko-pedagojik temelli eğitim yöntemleri ile sağlanmaktadır.

Özellikle küçük yaş grupları için ilgili uzmanların müzik okulunun kadrosunda bulunması başarı düzeyini katlayarak arttırmaktadır. Eğitimler bünyemizde genellikle okuyan / çalışan bireyler için haftada bir veya iki saat bire bir özel ders şeklinde gerçekleşmektedir. Çünkü derslerde yapılan yüklemelerin ders dışı pratiklerle tekrar edilmesi ve etüt edilmesi sağlıklı bir eğitim süreci için önem arz etmektedir. Bilindiği üzere enstrüman eğitimi zihinsel ve bedensel koordinasyon gerektirmektedir. Eğitim programları, öğretim yöntemleri kendi içlerinde alt başlıklara sahiptirler. Bu alt başlıkların kişinin özelliklerine göre düzenlenmesinin önemi nedeniyle bire bir özel eğitim uygulanması bir gerekliliktir. Enstrüman eğitimleri, bireyin karakteristik özelliklerinin ön plana çıktığı eğitim türüne dahildir. Bu bağlamda eğitim süreci içerisinde her öğrenci için müfredatın alt başlıkları öğrencinin özelliklerine ve performansına göre revize edilmelidir.

Ülkemizde Müzik Eğitimi Alanında tartışılmaz bir kariyere sahip Prof. Nevhiz Ercan’ın ilgili makalesindeki cümle çok önemlidir: “Enstrüman eğitiminde alıştırma çalışmaları, bazen öğrenci tarafından isteksizce karşılanan zorlu bir süreç olabilmektedir. Bu gibi durumların aşılmasında kullanılan tekniklerin yanı sıra öğrencilerin gerçek başarısını her zaman desteklemek, yeteneklerini sergileyebilecekleri fırsatlar yaratmak ve desteklemek eğitim kurumuna düşen en önemli görevlerdendir.”

Müzik kurslarında tüm dikkatin özgürce öğrenciye yoğunlaştırılması, müzik derslerinin en zevkli yanlarından biridir. Bilindiği üzere, öğrenciler çalma becerisi ve müzikalite açısından farklılıklar gösterirler. Eğitim kurumunun görevi, öğrencimizin bireysel olarak en üst ölçüde kendine özgü müzikal heves ve başarılarına cevap verecek temeli ve öğrenme ortamını oluşturmaktır.

Bünyemizde eğitmenler bu gibi konularda uzun eğitim süreçlerine tabii tutulmaktadır ve yeni bir öğrenci ile derse başlarken ya da eski bir öğrenci ile yeni bir kurs dönemine başlarken, eğitmenlerin ve akademisyenlerin, öğrencinin öğrenme eğilimleri hakkında bilgi edinmesi, buna göre izlenecek öğretim yöntemlerini saptaması sağlanmaktadır.

Eğitmenlerimize derslerde motivasyon konusunda sürekli olarak eğitim verilmektedir. Eğitimler, bu kişiler kurum kadrosuna dahil edilmeden önce ve dahil edildikten sonra verilmekte bu sayede klasikleşmiş sorunların yaşanmasına geliştirilen teknik ve uygulamalarla mahal verilmemektedir. Oluşum, yıllardan beri eğitimin bu gibi noktalarına büyük hassasiyet göstermiş ve uzun yıllarını ilgili araştırmaları yapmaya adamış, yurt dışında sürdürülen benzer araştırmaları yakinen takip etmiştir.

Alanında Ülkemizdeki pedagojik yaklaşımları kurumsallaştırmış ilk ve tek okul olma özelliği en büyük farklarımızdan olmuştur.

Bünyemizde alışılmış kalitenin ve farklılığının değişmesine izin verilmemekte ve bu durumu destekleyici sistemlerimiz geliştirilerek eksiksiz olarak uygulanmaya devam etmektedir. Kadromuz oluşturulurken farklı, çağdaş ve ilkeli eğitim anlayışına ayak uydurabilecek kişiler tespit edilmiş ve kadroya dahil edilmiştir.

Öğrenmeyi de Öğreten Eğitim Modeli

Öğrencinin eğitimi alma şekli onun motivasyonunu ve ilerlemesini belirleyici bir merkezdir. Öğrenci ile etkili bir ilişki oluşturabilmek için onun müzik eğitim süreci ile ilgili meraklarını tanıyıp anlamak gerekmektedir. Yetişkin öğrencilerde de çocuk öğrencilerde de öğretim olgusu ancak ve ancak öğrencinin kendisini güvenli ve rahat hissetmesi sağlandığında verimli olarak başlar. Bu ortamı sağlamak için gereken sorular öğrenciye yöneltilmeli ve sağlıklı cevapların alındığından emin olunmalıdır. Uygulanan yöntemler ve öğretilecek eserler öğrencinin becerilerini rahatça sergileyebilmesi amacından yola çıkılarak seçilir çünkü öğrenci kendini başarılı hissettiği sürece kaygılarını azaltır, rahatlar ve özgüvenini güçlendirir. Müzik kursu sürecinde olumsuz eleştiriler uygun bir dille, yapıcı şekilde dile getirilmelidir. Eğitmen, eleştirilerin belli gerekçelere dayandığını gösterebildiği takdirde öğrenci bu eleştirilerin adil olduğuna inanır ve hatalarının üstesinden gelebilir, şevk kazanabilir. Aksi durumlar öğrenciyi enstrümandan soğutur, öğrenci kendini engellenmiş hisseder.

Son 25 yılda Dünya’da, son 10 yılda Ülkemizde yapılan araştırmalar göstermektedir ki denetlenmeyen eğitmenler sorumluluğu fazlasıyla öğrenciye teslim etmekte, sonuç olarak öğrenci kendini terk edilmiş, güvensiz hissetmekte ve verilen ödevleri çalışmayarak ilerleme kaydedememektedir.

Bu nedenle bünyemizde denetleme mekanizması üzerinde özenle durulmakta, bu mekanizmanın aksamasına kesinlikle izin verilmemektedir.

17.Onur Ödülü Sahibiyle Eğitimde Fark Yaratan Bakış Açısı

Yukarıda daha önce belirtildiği gibi öğrencinin başardığını hissetmesi, sonuç aldığını görmesi, yapabilme duygusunu tatması, özetle motivasyonu, öğrencinin eğitim sürecine devamı için bir gereklilikten öte zorunluluktur. Oluşum, kurulduğu ilk yıllardan sonra Ülkemizde alanında yaşanan sorunların kesinliğinden emin olmuş ve aynı zamanda yaşanan problemlerin boyutları ile ilgili daha net veriler elde etmesiyle birlikte bünyesindeki Ar-ge Departmanını, 2007 yılında Müzik ve Sahne Sanatları Eğitim Araştırmaları Birimi olarak yapılandırmıştır ve böylelikle alanda, motivasyonun incelenmesi hususu üzerine yoğunlaşılmıştır. Fikir zenginliği esas alınarak özgün öğretim teknikleri, kurum işleyiş mekanizmaları ve eğitim metotları hazırlanmıştır.

Modernize Metotlar Derneği

Modernize edilmiş metotlar ile eğitimi geliştirmeyi hedeflemiş dernektir.

Dernek Başkanı Mehmet Güngör, derneğin kuruluşundan önce de başta Çayyolu bölgesinde olmak üzere sanat alanındaki çok sayıda kuruma maddi ve donanımsal destek sağlamıştır.

“Eğitimde Feda Edilecek Tek Bir Fert Dahi Yoktur.”

Mustafa Kemal Atatürk

egitimyoneticisiModernize Metotlar